9 Nisan 2014 Çarşamba

TESLİM OL!

      Teslimiyet...
      Mutlak bir adanmışlık, kabulleniş ve boyun eğiştir kimi zaman. Belki de birbirine zıt gibi görünen iki faklı manaya çıkar yolları teslimiyetin. Biri, zorla bir başkasının egemenliğine geçiş, diğeri ise tam aksine yürekten ve isteyerek kabulleniştir.
      Hayatta bir şeyi bilmek kafi değildir. Bildiğin şeyi yaşamadıkça özümseyemezsin. Bildiğini hissetmedikçe anlayamazsın. Bunun için de, bildiğin şeye tüm mevcudiyetinle teslim olmalısın. Aksi takdirde, o şeyi yaşadığını sanırsın ama yanılırsın. O halde zihnini, ruhunu ve bedenini bildiğin şeye, sevdiğin şeye, istediğin şeye teslim et. Buradaki ince çizgiyi algılamanı isterim. Teslimiyet, gerçek manasıyla idrak edilirse eğer, feda etmek, vermek ve bütünüyle teslim olmaktır. Zorla teslim olunan şeyi yaşamak, sevmek veya anlamak mümkün değildir.
      Toplum, manevi açıdan bir boşlukta. Bu yüzden depresyon denen ruhi hastalığın çoğaldığı neredeyse her insanda mevcut olduğu gözlenmektedir. Aslında, depresyonun gerçek uyanış için bir işaret olduğu bilinse, bu durumun bir sıkıntı değil de, mükafat olduğu anlaşılır. Fakat az önce de belirttiğim gibi, toplum maalesef ki bir boşluk içersinde ve bu yüzden her denilene, her yapılana inanmak veya meyil verme durumundadır.
      Allah, inanan ve inanmayan her kulunun yüreğine rahmetini sunmuştur. Ateisti de, sufiside bu bu tecelliye sahiptir. Ama toplum, içine değil de, dışına dönük yaşamaya şartlandırıldığından bu rahmeti göremez. Şu da bir gerçek ki, bir şeyi bilmek ne denli yetersiz kalıyorsa, görmek de bir o kadar eksik bir duygudur. Dışarıyı bırakırsın, içeriye dönersin ve içindeki rahmeti görürsün fakat hissedemedikten sonra bir manası kalmaz. Bildiğini, gördüğünü yaşamalısın. İşte bunun için teslimiyet gerekir, teslim olmak gerekir.
      Depresyonu bir uyanışa, aydınlanmaya dönüşmesini istiyorsan toplumun düştüğü yanılgıdan sıyrılmalı, o karanlık boşluktan çıkmalısın. Bu da ancak ve ancak maneviyatın yaşanması ile olur. Maneviyat, Rabb'i tanımak, inanmak, saygı duymayı ön gören ve inanan kişinin de düşünceleri ve davranışlarıyla da buna inanmasını sağlayan ruhani bir histir. Bu hissiyatı ruhumuzda yaşamanın tek bir yolu vardır oda yine teslimiyet.
      Peki, nasıl olacak bu teslimiyet? Nasıl teslim olacaksın, bunu nasıl hissedeceksin? İbadet ediyorsun ama o huşuyu yaşamıyorsun. Dua ediyorsun ama şuurun bunu hissedemiyor. Neden? Çünkü farkında değilsin, çünkü o an orada değilsin, çünkü teslim olmamışsın. Anlayabiliyor musun? Okuduğun duanın manasını bilsen, yaptığın ibadetin manasına varacaksın. Yaptığın ibadetin manasını idrak etsen, Rabb'ini yaşayacaksın. Rabb'ini yaşıyorsan, sen zaten tüm mevcudiyetinle teslim oldun demektir.
      Rabb'ini yaşamak yani tam manasıyla teslim olmak içinse yapman gereken tek bir şey kaldı o da öğrenmek. Buraya dikkat et! Bilmek demiyorum, öğrenmek diyorum. Bir dua biliyorsun, ama anlamını bilmiyorsan, bildiğinin bir manası kalmaz. Çünkü bildiğinin ne olduğunu bilmiyorsun. Anlayabildin mi? Bilme, öğren. Buraya kadar her şey tamamsa eğer, öğrenmenin de yeterli olmayacağını bilmeni istiyorum. Hoppala! Şimdi bu da nereden çıktı? Dediğini duyar gibiyim. Bekle, sana anlatacaklarım henüz bitmedi.
      Tüm bu okuduklarını toparlayacak olursak eğer, toplumun ortak sorunu olan depresyondan kurtulman için, manevi boyuta geçmeni - ki bu zaten senin özünde mevcut - ve bunun için de bildiğini öğrenmeni, öğrendiğini idrak etmeli ve idrak ettiğin manayı yaşamanı önermiştim. Ve tüm bu olan biten içinse, Zihni bir kenara bırakmalı, sadece ruhunu hissetmeli, tam bir adanmışlıkla Rabb'ine teslim olman gerektiğini söylemiştim. Teslim olmazsan, dünyevi olan her bir şeyi ardında bırakıp Allah'ın huzurunda durmazsan emin ol ki, yaptığın ibadetten de, ettiğin duadan da bir şey anlamayacak ve akabinde yaptığın hiçbir şeyden tat almayacaksın.
      Yaşamı, yaşama sebebini ve yaşama sebebinin manasını idrak etmek istiyorsan teslim ol!
      Dua ile...
     
©Poweredby farkında mısın?® 2014™

http://google.com/+farkındamısınsufi
http://www.facebook.com/farkindamisinsufi
http://blog.radikal.com.tr/Blog/farkinda-misin
http://farkindamisinsufi.blogspot.com
http://www.blogger.com/home
http://farkindamisinsufi.simplesite.com.tr
http://farkindamisinsufi@outlook.com
http://www.youtube.com/FARKINDA MISIN
http://www.youtube.com/channel/UCINHdWqHyeftfdtTm4oR7GA

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder