11 Mayıs 2014 Pazar

" FARKINDA MISIN ? / sufi " KİTABINA DAİR SÖYLEŞİ

MANEVİ BOŞLUĞA DÜŞEN MODERN İNSAN İÇİN YAZDIM
- " Farkında mısın? / sufi " İsimli bir kitap yazdınız, Nedir anlatmak istediğiniz?
- Dua nedir? ‘Ben elimden geleni yaptım, gerisi için Allah’a el açtım’ demektir. Önce biz bir tohum ekeceğiz, sonra rahmet isteyeceğiz. Örnek için bana bakabilirsiniz. Bu kitabı ben yazdım, " Rabb'im vekilim sensin " dedim ve bıraktım. Yayınlandıktan sonra hiçbir reklam yapmadım. Ve şimdi istatistiklerime bakıyorum, okuyucu kitlem on bine yaklaştı Çok şükür. Burada amaç, hiçbir ücret almadan vesile olabilmek Allah'ın izniyle.
- Neden bu tür bir kitabı kaleme alma gereği duydunuz ?
- Modern insanın en büyük sorunu, manevi boşluk yüzünden zihnine yenik düşmesi. Kitabı bu yüzden kaleme aldım. Çok şükür her kesimden okuyan var. Hep söylerim; Ben, ne bir din adamıyım, ne ilahiyatçı, ne de kişisel gelişim uzmanı. Fakat, İnsanlar bana ‘Siz bana dini sevdirdiniz’, ‘depresyonum bitti’, ‘Evliliğim düzeldi’ diyor. Ben, İnsanlara Allah’ı yaşatıyorum. Kitapta özet olarak ‘Yüreğinize kulak verin çünkü Allah yüreğinizde’ diyorum. Farkındalık burada devreye giriyor.
BAZI ŞEYLER OKULDAN GELMİYOR
- Kitabınız ve makaleleriniz çok okunuyor ama siz pek tanınmıyorsunuz, neden?
 - 1980 doğumluyum ve İzmir'de yaşıyorum. Ben,Yaşamımla değil anlattıklarımla, ‘Rabb'e olan bağlılığımla insanlara yaklaşmaya çalışıyorum. Hayatta bazı şeylerin eğitimle olmadığını gördüm. Rabb'im bana bir rahmet vermiş. Bu sayede zihnimi, ruhumu, kendimi keşfettim. Kişisel gelişimden başladım, spiritüel koçluk gibi tüm eğitim türlerine baktım. Ama ben huzuru bilgelikte ararken velilik yolunda buldum. Gerek makalelerimi, gerekse kitabımı psikiyatrlar, psikologlar, yaşam koçları dahi okuyor. Kısacası bazı şeyler okuldan gelmiyor. Aldığım bir eğitim var ama bu eğitimin sadece yüzde ikisini kullanıyorum.
- Siz kaç yıldır bu alanla ilgileniyorsunuz?
- Çocukluğumdan beri var aslında bu ilgi. İnsanları izlerim, her bulduğumu okurum. Allah adı ağzımda değil yüreğimdeydi, dışa yansıtmıyordum. Sonunda bu bağ çiçek verdi ama bu işi ticarete dökmeyi düşünmedim hiç. İlaç verip göndermek terapi değildir. İnsanların sömürüldüğünü gördüğüm için işin içine girmek istedim. Kendimi tamamen bu vesileye adadım ve bu uğurda birçok şey yapıyorum.
-Ne yapıyorsunuz peki?
- Bu uğurda hiçbir ücret talep etmeden makaleler ve kitaplar yazıyorum. Farkındalık Terapi Sistemi Adında, sohbet odaklı bir terapi düzenliyorum. Burada insanları hem zihinsel hem ilmi hem de psikolojik olarak uyandırıyorum. Zihnimize şeytan girmiş ve nerede olumsuzluk varsa gösteriyor. Terk edildim, aldatıldım, başarılı olamayacağım gibi kalıplar var. Tıp da burada yarım kalıyor, yüzde 20’sini biliyor. Bir insan terapi yapıyorsa psikolojinin yüzde yüzünü bilmesi lazım çünkü biz ruhsal varlıklarız. Bedenden ruhu ayırırsan ölür. Dolayısıyla ilmi, zihni, zihnin anatomisini de bilmen lazım. Şimdiye kadar okumadığım kitap kalmadı ve benim gerek yazdıklarım, gerekse uyguladığım sohbet tadındaki terapim hiçbir kitapta yok. Olay ilim olayı, o da Allah’ın bir lütfu. Eğitimim Rabbimden geliyor.
- Size bir çok mail ve telefon geliyor. Size danışan kişilerin en çok yakındıkları konular neler? 
- Konuya Bir teknik adam gibi yaklaşıyorum. Sahaya dışarıdan bakmak lazım. Teknik adam dışarıdayken futbolcuyu rahat görür. Ben de danışanların teknik adamlığını yapıyorum. Uyguladığım  terapide ve yazılarımda insanları içlerindeki mutluluğa götürüyorum. Çoğunluğun hatırlamadığı ve hatta tamamen unutmuş olduğu  Rabb'e, kalbe götürüyorum. Nefes koçluğunu rahmani boyuta taşıdım. Bu Terapide ve yazılarımda da ruhun yıkanmasını sağlıyorum. Rabb'e yakınlaşmak için duayı kullanıyoruz ve tefekkür yapıyoruz. Allah'a çok şükür aldığım tepkiler çok olumlu, demek ki doğru yoldayım.
- Terapi ve yazılarınız için eğitim almadığınız halde çok popüler oldunuz. Sizi eleştirenler oluyor mu?
- Eleştiriler oluyor tabi ve ben bunu çok doğal karşılıyorum. En nihayetinde meyve veren ağaç taşlanır tabi. Dışarıdan bakıldığında az da olsa bazı insanların beni kabul etmemesi normal. Eleştirileri yadırgamıyorum, saygı duyuyorum. Terapi alırsın, rahatladığını sanırsın ama altında ilim olmazsa olmaz. Kitap okursun, kendini bulduğunu zannedersin ama yazarın bu konuda eğitimi olmadığını öğrenirsin, ışığın söner. Ben hem ilmi hem zihni kullanıyorum. Bazı şeylerin eğitimi yok. Ben insanları uyandırıyorum. Bana ‘Sizden sonra hayatımız değişti’ diyorlarsa, başarılıyım demektir.
- Yazılarınız ve kitabınız oldukça beğenilerek okunuyor, peki ya terapiyi nasıl gerçekleştiriyorsunuz?
- Ben terapi kelimesine ve akabinde bu kavrama çok sıcak bakmıyorum. Çünkü terapi denilince zihinde bir rahatsızlık profili oluşuyor ve bu da beni oldukça rahatsız ediyor. Ben, bu kavramı çok daha farklı şekilde kanalize ederek insanlara sunuyorum. Bu sunuma önce mail yoluyla görüş ve danışma alarak başladım. Birebir özel yazışmak prensibim olmadığından danışanlarıma yine mail kanalıyla yazışarak çözüm odaklı terapiler uyguladım ve çok da güzel sonuçlar aldım. Şükürler olsun ki, bu konuda ikinci bir kez dönüş yapan olmadı. Fakat farkına vardım ki, bu şekilde bir tıkanıklık oluyor. Karşılıklı terapi olmayınca o enerjiyi tam olarak hissedemiyorsunuz. Ben de, bulunduğum katılış, davet ve açılışlarda kısa da olsa bu yöntemi uygulayarak terapiyi daha samimi bir boyuta taşıdım. Baktım ki bu yöntem çok daha fazla beğeniliyor ve etkisi fark edilebiliyor, bilinen terapi kavramını kendimce özümseyerek çok daha farklı bir şekilde sistemize ettim ve sohbet tadında bir terapi sistemi oluşturdum.
- Nedir bu sistem, nasıl uygulanıyor?
- Terapist ve danışan kavramlarını tamamen alt üst eden bir sistem. Bilinenin aksine, Salon ve sandalyelerin olmadığı, gösterişli afişlerin bulunmadığı ve çeşitli reklamların kullanılmadığı tamamen bir ev ortamı düzeyinde, deyim yerindeyse bir sohbet ortamı oluşturuyorum. Bundan birkaç yıl öncesine kadar sohbet denilince sadece din üzerine kurulmuş bir cemaat ve / veya örgüt akla gelmekteydi. Oysa günümüz modern teknolojisinde sohbet, artık bilgi paylaşımı ve bilgi aktarımı olarak idrak edilmiş durumda. Ben de, tasavvuf ve ilim kavramlarını harmanlaştırarak farkındalığın farkına varmak adına yola çıktım ve geri dönmeye de hiç niyetim yok...
- Peki, bu terapiden faydalanmak isteyenler, size nasıl ulaşacak?
- Çeşitli gazete ve  blog sitelerinde makale yazıyorum ve bu yazılarım otomatik ve eş zamanlı olarak bir çok sosyal paylaşım sitelerinde yayınlanıyor. Ve gerek yazılarımdaki elektronik imzamda, gerekse sosyal paylaşımlarımda bana ulaşılması için birçok iletişim adresi sunuyorum zaten. Ve ilginin oldukça yüksek seviyede olması beni sevindirmiyor değil. Son olarak, yakında uygulamayı düşündüğüm bir plan üzerinde çalışıyorum. Daha şeffaf olabilmek ve insanlığa çok daha fazla hizmet edebilmek adına, telefon numaramı ve özel iletişim bilgilerimi yayınlayıp, dileyen herkesin davetine icabet etmeyi düşünüyorum. Burada amaç, çok daha fazla kitleye ulaşıp vesile olabilmek Allah'ın izniyle. Ben, teknolojiyi amaç olarak değil, araç olarak kullanıyorum. Burada niyet çok önemli.
- Davet konusunu biraz daha açar mısınız?
- Mevlid vermek istediğinizde ne yaparsınız? Mevlid verdiğiniz mekana, bir din adamı veya ilahiyatçıyı davet edersiniz. Dualar ve sureler okunur, hadisler anlatılır, kısacası mevlid bu şekilde idame edilir. Peki ya doktora gidemeyecek kadar rahatsız hissettiğinizde ne yaparsınız? Doktorun size gelmesini istersiniz değil mi? İşte ben bunu yapmayı istiyorum. İnsanların bana gelmesini değil, ben insanların ayağına gitmek istiyorum. Tabi, bana gelmek isteyen herkese evim, ofisim ve yüreğim her daim açık. Ve bu uğurda yine hiçbir ücret talep etmiyorum. Benim şahsi fikrimi sorarsanız, gerçek hizmet budur. Ve son olarak diyorum ki; " Kelamı Allah Olanın, Selamı Allah'tan Gelir." 
Dua ile...

©Poweredby farkında mısın?® 2014™

farkindamisinsufikitap.wordpress.com
farkindamisinsufi@outlook.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder